4 Temmuz 2014 Cuma

OLCAN GALATASARAYLI MIYMIŞ!

Az önce "Trabzon sevdalısı" bir tweetter kullanıcısının şöyle bir tweet'ini paylaştım:
---------------------------------------------------------------------
Ender Kuyumcu @kuyumcuender · 
Neyse...
Galatasaraylılara Olcan hakkında arkadaşının verdiği bir bilgiyi ileteyim.
Olcan; “fanatik” derecesinde Galatasaraylıymış.
---------------------------------------------------------------------
Hani her biten transfer sonrasında bu işin "geyiği" yapılır ya;
Benim yaptığım o paylaşımın altında da buna benzer şeyler yapılmış.
Ama...

Ben dışardayken; (halen Fenerbahçe muhabirliği yapan bir arkadaşım) bana özel'den bir mesaj yazmış.
Demiş ki:
(Olcan'ın Fener altyapısından A takıma çıkmış bir oyuncu olduğunu bilmeyen sanırım yoktur.) "Olcan'in fb idmanlarindan sonra serbest vuruş çalışırken topa vurdukça 'Hagiiiii' diye bağırdıgini hatirliyorum."

Yani neymiş;
Samandıra'da Fenerbahçe idman yapıyormuş...
O sırada içeri gidenlerden sonra bazıları ekstra şut idmanına kalırmış...
 İşte o sırada kaleye şut atan Olcan; kendisini "Galatasaraylı Hagi ile" kıyaslarmış!
Topa vururken, onun gibi olmayı hayal edermiş!
Kendinize gelin…
O sırada Alex de Fenerbahçe oyuncusu!
Boru mu?

Bu kısmı; halen Fenerbahçe muhabirliği yapan bir arkadaşımın bana verdiği detay...
Ama ben de kaç gündür hem Olcan transferini bekliyordum, hem de Lucescu'nun...
Şayet ikisi de olursa, (içinde rahmetli eski başkan Özhan Canaydın'ın da olduğu) çok güzel 2 anekdot yazacaktım.
Lucescu işinin olma ihtimali en az Olcan kadardı... Ama olmadı!
O yüzden onu bir kenara bırakarak; sadece Olcan'la alakalı kısmı anlatıyorum!

Kendi fikrimi söylüyorum...
Rahmetli Özhan Canaydın'dan her şey olurdu...
Ama ondan spor yöneticisi olmazdı!
Eski basketbolcuymuş; sporcu kökenliymiş ama...
O bizim bugünün spor camiasını kaldırabilmekten çok uzak bir adamdı.
Bunu söylerken Özhan Canaydın'ı kötülemiyorum.
Sadece diyorum ki;
Onun asaleti; bizim 'ayaklara düşen' spor alemimiz için çok fazlaydı!

Bahsettiğim günler; Fener'in Fener olduğu günler!
Galatasaray parasızlıktan kırılıyor; Fenerbahçe Alex'li, Aurelio'lu, Apiah'lı, Anelka'lı kadrosuyla en şaşaalı günlerini yaşıyor.
Para olmayınca ne yapacaksın? Fener'de Alex var, sen onun muadili olarak karşısına Saidou'yu koyuyorsun; yanına da Sasa İliç'i ekliyorsun!
Ama değil...
Ne Saidou, ne İliç, Galatasaray'ı "Hagi gibi" sırtlayabilecek bir oyuncu değil!
O yüzden başka çareler aranmakta!

Bu Olcan da; o yıllarda, Kartalspor'da oynamış, PAF takımından Fenerbahçe A takıma çıkmış gelecek bekleyen bir oyuncu...
Ama "kıçını yırtsa" oynayamaz!
Neden?
Çünkü takımda Alex var, Appiah var, Aurelio var!
O yüzden Olcan'ı; (sanırım Antalyaspor'a) kiralık veriyorlar.
Olcan orada kendini göstermeye başlıyor.

O günlerde; Galatasaray'ın çok sönük kalmasından şikayetçi herkes Canaydın'a sallıyor!
Rahmetli de bu eleştirilerden kurtulmak için "diğer klasik spor yöneticileri gibi" düşünmeye başlamış; Fenerbahçeli Olcan'ı Galatasaray'a almayı kafaya koymuştu.
Gözümün önünde bir fotoğraf...
Arasam bulurum ama... Samanlıkta iğne aramaya benzer; o yüzden niyetine bile girmem!
Galatasaray 100. yıl kutlamalarını yapıyor.
Parasızlıktan; mangal kömürüyle (!) her maçta bir 100. yıl meşalesi yakılıyor.
O maç ne maçı; hatırlayamıyorum...
100. yıl şenlikleri etkinlikleri çerçevesinde bir maç mı; yoksa Olcan'lı Antalyaspor ile Galatasaray maçı mı; hatırlayamıyorum.
Rahmetli Canaydın maç bitiminde (ya da sırasında) sahaya iniyor, eski açık korner dibindeki Olcan'ın yanına gidiyor!
Koskoca Canaydın; kıçı kırık bir genç futbolcu ile yan yana fotoğrafları çıksın; bu basında haber olsun diye debeleniyordu!
Sonraları da çok uğraştı ve (özel bir röportaja gittiğimizde) Olcan'ı Galatasaray'da görmeyi çok istediğini itiraf etmişti.

Olcan bugün Galatasaraylı oldu!
Ben; bugün “Trabzonspor sevdalısı” bir taraftarın...
Halen faal olarak Fenerbahçe'de çalışan “Fener muhabiri” arkadaşımın 2 anekdotuna bir üçüncüsünü ekleyerek diyorum ki;
Şayet Özhan Canaydın o yılların "kıçı kırık" ama "yıldız adayı" Olcan Adın'ını Galatasaray'a transfer etmeyi "bu kadar gönülden" istediyse...
Bunun nedeni;
"Olcan'ın ne kadar iyi Galatasaraylı olduğunu bilmesindendir" diyorum.
(O günlerde Fenerbahçe’nin futbolcusu olsa da;) onun “kalben” nasıl iyi bir Galatasaraylı olduğunu öğrenmesindendir.
Yoksa onu bu kadar yürekten istemezdi!

Bu vesileyle...
Özhan Canaydın'ın ruhu şad;
Onun “Galatasaray'da görmeyi çok istediği” Olcan da Galatasaray'a hayırlı olsun! (E.B.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder