Ancak Madrid, Bale'nin bonservisini 94'lük
Ronaldo'nun demoralize olmaması için 91 milyon avro olarak göstermiş!
Sevgili
Galatasaraylı; demek ki neymiş?
Birileri birini alırken elindekini küstürmemeyi düşünmeliymiş!
Birileri birini alırken elindekini küstürmemeyi düşünmeliymiş!
Hani
yeni bir golcü gelirse Burak Yılmaz’ın küsebileceğini düşündüğü için Hamza
Hamzaoğlu’na kızıyordunuz ya...
İşte
o kızılacak bir şey değilmiş!
Hadi
Galatasaray’dan ve Hamzaoğlundan iyi biliyorsunuz da...
O
psikolojiyi Real Madrid’ten de iyi mi bileceksiniz?
***
“Galatasaray
böyle battı!”
Bunu
yazan kim?
Milliyet...
Milliyet...
Sahibi
kim?
Erdoğan Demirören (ya da Yıldırım Demirören)...
Erdoğan Demirören (ya da Yıldırım Demirören)...
Baba
ile oğlu bir tutmayalım mı?
Nedenmiş?
Nedenmiş?
Geçmişte
Beşiktaş başkanıyken “Alacağın olan parayı Beşiktaş’a hibe et” diyenlere (bugünün TFF
başkanı) Yıldırım Demirören ne demişti?:
“Olur
mu? Benim param olsa neyse... O para benim oğlumun parası!”
Yani...
Demirören’lerde baba ile oğlun malı aynı imiş. Ayrı-gayri yok imiş!
TFF
başkanı Yıldırım Demirören’in gazetesinde “nasıl battığı” habere konu olan
Galatasaray’dan başka diğerlerinin borç miktarı da konu edilmiş.
Sıkı
durun;
1-
Beşiktaş; 1 milyar 117 milyon
2- Fenerbahçe; 1 milyar
113 milyon
3- Galatasaray; 995 milyon
Yani (Beşiktaş’la kıyaslarsak) Galatasaray henüz (!)
batmamış.
Bizim Milliyet’çi arkadaşlar bi ara “Beşiktaş nasıl battı”
konusuna da girerler mi?
Bence girmezler!
Çünkü o topa giren işini kaybeder!
***
Başkan Dursun Özbek açık açık “UEFA Avrupa kupalarından 1+1 men edilmemizi istiyor” diyor.
Galatasaraylı taraftar kulüp yöneticilerine “küfür-kafir” gidiyor.
Galatasaraylı kızıyor:
“Gelmiş geçmiş tüm yöneticiler bu işte suçlu!”
Ama aradan 5 dakika geçmeden “Transfer yapmamız lazım”
diyor!
Sanki transfer dediğin gazoz kapağı ile yapılıyor?
Sanki her transferde uçuruma bir adım daha yaklaşılmıyor.
Taraftar kendisine ait olmayan bir paranın harcanmasını
istiyor.
Yönetici de “benden sonra tufan” diyerek kendisine ait olmayan
bir parayı harcıyor.
Sonra?
Olan Galatasaray’a oluyor!
Olan diğer kulüplere oluyor!
Kimse de hep ihracatçı olduğuna bakmıyor; “Nasıl ithalatçı
oluruz?” diye kafa yormuyor.
Yani...
Böyle gelmiş böyle gidiyor!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder